İzmir’in kültürel zenginliği içerisinde Yahudi mirasının korunmasına yönelik olarak İzmir Musevi Cemaati Vakfı tarafından hazırlanan İzmir Jewish Heritage projesi faaliyetlerine başladı. Avrupa Birliği tarafından finanse edilen projede Kentimiz İzmir Derneği de ortak olarak yer alıyor.

Proje kapsamında 36 ay boyunca Yahudi mirasının korunması ve gelecek nesillere aktarılmasına yönelik pek çok faaliyet hayata geçirilecek. Proje ile:

  • İzmir Tarihi Kent Merkezi Havralar Bölgesi’nde yer alan 17. yüzyılda yapılmış ancak metruk hale dönüşmüş Hevra ve Foresteros sinagoglarının restorasyon projeleri hazırlanacak. Aynı avluya bakan dört havra kompleksinin birer parçası olması özelliğiyle bu sinagogların dünyada başka bir örneği yok.
  • İletişim kurma ağlarını güçlendiren yeni bir platform kurulacak ve platformun kapasitesini güçlendirici etkinlikler yapılacak. Platformun faaliyetlerini gerçekleştireceği bir merkezin de yine proje kapsamında kurulması planlanıyor.
  • İzmir Sefarad Hikayeleri, İzmir Sefarad Kadınları, Yahudi Gazeteciği ve Geleneksel Sinagog Tekstilleri konusunda 4 kitap hazırlanacak.
  • Konferans, çalıştay, eğitim ve çalışma ziyaretleri düzenlenecek.
  • Kurumsal kapasitenin artırılması ve bu mirasın daha fazla tanıtılması amacıyla kurumsal kimlik, web sitesi, broşür, kısa film, vb. çalışmalar hayata geçirilecek.

İzmir’de Yahudi Mirası

Çeşitli kültür ve dinlerin beşiği olan İzmir, antik dönemden itibaren Yahudi göçünü çeken şehirlerden biridir. Şehirde Yahudi topluluğu varlığının ilk somut bulgusu MS 123 yılına aittir. Literatüre göre 14. yüzyılda Batı ve Orta Avrupa’daki Yahudi cemaatleri (Macaristan, Fransa ve Almanya’dan) İzmir’e taşındı. 1492 ve 1497’de İber Yarımadası’ndan kovulan Yahudiler (Sefarad Yahudileri), Osmanlı topraklarına gelerek İzmir ve çevresindeki şehirlere yerleştiler.

16. yüzyılın ortalarından itibaren bugünkü İzmir Yahudi Cemaati’nin oluşmaya başlayan sosyal, ekonomik kültürel ve idari yapısı ile sinagoglar, hastaneler, mezarlıklar gibi birçok tarihi yapı günümüze kadar devam etmiştir. Bunların pek çoğu da Havralar bölgesi olarak bilinen tarihi kent merkezinde (Kemeraltı ve çevresinde) yer almaktadır.

Milattan sonra 123’ten beri Türkiye’deki Yahudi nüfusu, daha sonraki yıllarda deprem, salgın hastalıklar, yangınlar ile küresel siyasi, ekonomik ve sosyolojik göçler nedeniyle dalgalanmıştır. 1800’lü yıllarda İzmir, çoğunluğu Sefarad olmak üzere yaklaşık 50.000 Yahudi’ye ev sahipliği yapıyordu. 1900’lerin başlarında birçok kişinin Amerika ve Avrupa’ya ve 1948’de Yahudi devletinin kurulmasının ardından İsrail’e göç etmesiyle sayıları azalmaya başladı. Bugün Yahudi nüfusu yaklaşık 1.400 kişidir.

Nüfusun azalmasına da paralel olarak, şehrin 34 sinagogundan sadece 13’ü kaldı. Yıllarca süren ihmal ve yetersiz bakım, sinagogların bakıma muhtaç hale gelmesine neden oldu. Ek olarak, sismik aktivite ve çevresel tehditler yapıları daha da tehlikeye attı. Pek çok sinagog da ya yıkılmak üzere ya da ara sıra kullanılan yapılara dönüştü.

Kemeraltı Havralar bölgesinde bulunan 9 sinagogdan 6’sının bitişik yapısı dünyada eşi benzeri olmayan bir değer sunmaktadır. 9 sinagog, 1 hahamhane, 5 kortejo ve Juderia’dan (Yahudi Mahalleleri) oluşan yapılar dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir kültür ve turizm değerini taşımaktadır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.